Pan de mi? Ya bu kelimeyi unuttuk ya da bitti benim haberim yok. 

Evlerde geçirilen 2.5 ay. İlk başlarda korktuğumuz, kendimizi tecrit ettiğimiz, ne oluyor diye anlamlandıramadığımız günlerden, evde neler yapılır diye yeni keşifler ile tüm üretkenliğimizi konuşturduğumuz günlere geldik. Pandemi öncesi koşturması, ne yaptığını sürekli çevrenle paylaşma/gösterme hali, bu dönemde yerini; evde kaç ekmek yaptın, kaç kilo verdin, kaç gün yoga yaptın, kendine kim en iyi baktı yarışı ile geceleri müzikli sohbetli canlı yayınlara bıraktı. Bu süreç öncesinde hafta içleri toplantılara yetişmek için sokaklarda, dip dibe, telaş içinde koştuğumuz, hafta sonları da bir gram yeşil alan görmek için verilen trafik savaşları ile ruhumuza mütemadiyen işleyen yetişememe hissi, evde de farklı koşullarda azalarak devam etti sanırım. Yaklaşan normalleşme süreci ve havaların ısınmasıyla ise hepten gevşedi pandemi yayları… Tekrar herkes yine ne yaptı, en yakın nereye kaçtı gösterme telaşına düştü sanki hafiften. 

Acaba yaşadıklarımızdan öğrendiklerimiz var mı? Şairin de dediği gibi. Bu bir yerlere yetişme, yarışma hali biter mi, azalır mı? Biraz daha duyarlı, adaletli, iyi olma hali gelir mi ki üzerimize?

Yarın 1 Haziran, hepimiz göreceğiz, normali, pandemiyi… 

Yarın ola hayrola…

31.05.2020

İnci Damla Çiyan

 

10 YORUMLAR

  1. Kalemine sağlık İnci.. Umarım, daha düşünceli, daha duyarları ve daha saygılı bir yaşama geçiş yapar insanoğlu.. En çok da ülkemizin buna ihtiyacı var..

  2. ‘Havaların ısınması ile hepten gevşedi pandemi yayları…‘

    Damla kalemine sağlık!

    Bu süreç herbirimize çokmşey öğretti ama hafıza balık, Gelecek epey karanlık…

YORUM YAP

Lütfen yorumunuzu girin.
Lütfen adınızı giriniz