Ağıt yakmayacağım ardından, sen bunu istemezdin zaten
Öğütlerini tutacağım, hani o gülümseyen ipek sesinin kulaklarımda kalanını
Seni hatırlayacağım; fedakârlığını, bilgeliğini, dünyayı gezmişliğini daha yirmidördünde
Yeni tanıştığın bir adamla okyanusa açılışını,
1 metre derinliğindeki gölde aldığın yelken ehliyetin ve engin ruhunla.
Seni hatırlayacağım; cesaretini, cömertliğini, 7 şiline ayakta içtiğimiz Viyana kahvelerini
Kulübeden yarattığın küçük cennetini, Grinzig evini.
Zenginliğin çok para gerektirmediğini, su gibi de yaşanabileceğini; dingin yumuşak, berrak
Tevekkülle, bilgelikle, hiç sızlanmadan, hep çabalayarak ama kimseyi yormadan kırmadan
Daha iyiye, güzele doğru akarak, gezerek olduğunca hiç durmadan
Hoş görerek, severek, vererek, verileni kabul ederek; tevazuuyla, vereni de mutlu ederek, değerini bilerek
Mavi tur, Kapadokya, Viyana, Salzburg, Ankara… seninle anlamlıydı, dopdoluydu Avusturya
En son gidişini hatırlıyorum, o beyaz doğum gününden sonra kız kardeşlerinle şu yokuşu çıkışını,
Yağmurlu bir Kaş sabahının alacasında
“Güzel bir yerden giderken yağmur yağması iyi derler, ayrılması kolay olurmuş” demiştin
Dün de çok yağmur yağdı Kaş’a, gözyaşlarımı yıkadı ara ara
İçim gibi kâh coşarak, kâh durup yaşama yol açarak…
Bir yelkenli alıp, kimse gelmezse tek başına yeniden dünya turu hayal ederdin
Sonunda başardın Marion; açtın yelkenini, sessizce süzüldün sonsuz denizlere
Hadi rasgele güzel insan rasgele; pruvan neta, rüzgarın kolayına olsun!
Meral Çiyan Şenerdi
Kaş, 10 Mart 2022
(Can arkadaşım Marion Schmerbacher’in anısına)
Duygunun bu kadar yoğunlaştığı bir arkadaşlık çok özeldir. Ne mutlu sana ki bu duyguların olgunluğuma ulaşmışsın arkadaşının sayesinde Meral’cim. Çok şanslısın